CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, Saray’ın günlük harcamasının 1.8 milyon TL’ye ulaştığına işaret ederek, “Devlette artık özelleştirilecek kurum kalmayınca kamuya kaynak yapmak için sıra Hazine arazilerine geldi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim vaadi olarak açıklanan Millet Bahçeleri’nin finansmanı için Türkiye’nin en güzel ve stratejik arazileri ile birinci sınıf tarım alanları satışa çıkarılıyor” dedi. Bunun […]
CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, Saray’ın günlük harcamasının 1.8 milyon TL’ye ulaştığına işaret ederek, “Devlette artık özelleştirilecek kurum kalmayınca kamuya kaynak yapmak için sıra Hazine arazilerine geldi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim vaadi olarak açıklanan Millet Bahçeleri’nin finansmanı için Türkiye’nin en güzel ve stratejik arazileri ile birinci sınıf tarım alanları satışa çıkarılıyor” dedi. Bunun ilk adımının Trakya’da atıldığını açıklayan Aygun, “Tekirdağ’da ilk aşamada 817 bin 144 metrekare arazi satışa çıkarıldı. Edindiğimiz bilgiye göre Katar menşeli bir firma burada petrokimya tesisi kuracak. Katar’ın 15 milyar dolarlık yatırımının üçte biri Trakya’da olacak” dedi.
Erdoğan’ın “Millet bahçelerinde çocuklarınızla beraberce yatıp yuvarlanacaksınız” sözlerine işaret eden Aygun, “Ama yuvarlanacak olan millet değil. Belli ki yabancılar yuvarlanacak” dedi.
Nereler satılıyor?
Aygun, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın Tekirdağ’ın Çorlu, Marmaraereğlisi ve Kapaklı ilçelerinde 817 bin 144 metrekare yani 817 dekar alanı Millet Bahçelerinin finansmanı karşılığında satışa çıkardığını açıkladı.
Askeri alan, çok nitelikli tarım alanı ve liman alanı olarak planlanan arazilerin satışa çıkarıldığına işaret eden Aygun; Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ve Marmaraereğlisi Belediyesi’nin daha önce bu arazilerde imar değişikliği yapılarak sanayiye açılmalarına uygun görüş bildirmediğini anımsattı.
Nitelikli tarım alanları da satılıyor!
Aygun, Millet Bahçeleri projesine finansman sağlamak adına Tekirdağ’ın askeri alanlarının ve tarım arazilerinin satılmasının büyük bir tehlike olduğunu vurgulayarak, şu eleştirileri yaptı:
“Bakın yakın bir zamanda dünyanın en büyük savaşları gıda savaşları olacak. En verimli tarım arazilerini ki tarımda tam bir çöküş yaşarken bunu yapıyorsunuz. Tarım arazilerini ortadan kaldırmak, Türkiye’nin gıda güvenliğine kurşun sıkmaktır! Acı olan da dönemin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın, bu imar değişikliğine onay vererek, bu arazilerin tarım vasfının kalmadığı yönünde rapor vermesidir! Ayrıca Marmara Denizi’nin kıyı şeridindeki arazileri satıyorsunuz. Askeri alanları satıyorsunuz. Aslında 1/25000 ölçekli Tekirdağ İl Çevre Düzeni Planı’na göre, askeri alanların askeri nitelikten çıkarılması halinde sadece eğitim, sağlık, teknik ve sosyal donatı olarak değerlendirilmesi mümkün. Ama bu da dikkate alınmıyor!”
CHP Milletvekili Aygun; Danıştay’ın Ergene Nehri’nin artan çevre sorunlarını dikkate alarak bu ilçedeki arazilerin büyük sanayi tesislerine ayrılmasına ret kararları verdiğini vurgulayarak, şu bilgileri verdi:
“Danıştay 6. Dairesi; 2013/9177 nolu dava sonucunda ‘çok nitelikli tarım topraklarına sahip olan ve önemli ölçüde tarımsal üretimin yapılmakta olduğu Ergene Havzası’nın karşı karşıya kaldığı çok büyük çevre sorunları nedeniyle özellikle Çorlu-Çerkezköy-Büyükkarıştıran-Muratlı-Lüleburgaz alt bölgesinde çok büyük alanların sanayi gelişimine ayrılmasını içeren plan kararlarını’ iptal etmiştir.”
Trakya’ya hançer mi vuruluyor?
Aygun, eski askeri alan, liman bölgesi ve verimli tarımsal nitelikli arazilerin olduğu bölgenin imar değişikliğinin ardından Katar-Türk ortaklığında bir şirkete verilerek petrokimya tesisi kuracağı yönünde istihbarat aldıklarını belirterek, şu tepkiyi gösterdi:
“Yani Millet Bahçesi için devlet arazileri satılıp, Katar’a yol veriliyor. Tarım arazileri, tarım alanından çıkarılıp sanayiye açılıyor. Tarımın bittiği, çiftçiliğin öldürüldüğü bu süreçte, tarım arazileri satılıyor. En verimli tarım arazilerine komşu bir alanda petrokimya ürünleri üretilmesi için düğmeye basılıyor. Türkiye’de kanserden ölümlerin en çok olduğu Trakya’nın kalbine ve tarımsal üretime bir hançer daha vuruluyor!”