Bitti… Pazartesi günü başlayan dini bayramların bir tanesi olan Kurban Bayramı’nın bugün son günü olan dördüncü gününe gelmiş bulunmaktayız.

Zaman geçtikçe bayramların tadı da anlamı da değişir oldu artık. Eskiden çok eskiden yaklaşık yirmi yıl önce bayramların tadı çok farklıydı, bir heyecan olurdu bizde! Bayram Sabahına hazırlıklar, bayramlık kıyafetler hepsi baş ucumuzda olurdu, sabah uyanır uyanmaz bir sevinç ve heyecan ile giyerdik o kıyafetleri.

Sokaklara atardık kendimizi, şeker bayramların da komşuları gezer şeker toplardık, uzakta olan akrabaları ziyaret ederdik, el öpmeler, harçlık vermeler, mendil içinde verilen harçlıklar ise bir başka heyecandı.

Biriken harçlıklar ile bakkalların yolu gözükürdü, altın gibi sarı çikolatalar,  ince uzun sakızlar, leblebi tozları, futbolcu kartlarının olduğu sakız kutuları… Hele de maytap alınmadan çıkılmazdı o bakkaldan. Kız kaçıranlar, torpiller, mantarlar, çatapatlar, füzeler ve kapsül tabancaları olmazsa  olmazlarıydı bayramların.

Şimdi peki, küçüklerde el öpmek yok, en küçüğü bile tokalaşmayı benimsemiş, harçlık vermezsin surat beş karış, elline  torpil alsa nasıl atılacağını bilmeyen bir nesil yetişiyor.

Ve bayramlar… Artık sadece tatil amaçlı kabul edilen bir durum oldu. Yeni nesil bakalım bizlere daha neler gösterecek.