CHP Tekirdağ Milletvekili Dr. İlhami Özcan Aygun, iktidarın dilinden düşürmediği “beka” sorununun tarım sektöründe baş gösterdiğini vurgulayarak, “Gıdada sürdürülemez bir duruma geldik. Tarımda beka sorunu vardır. İthalat yerine belli ürünlerde çiftçiye bir yıl önceden alım ve fiyat garantisi vermeden üretimi arttıramayız” dedi. Toprak Mahsulleri Ofisi’ne (TMO) soğanda kotasız ithalat yetkisi vermenin çok üzücü […]
CHP Tekirdağ Milletvekili Dr. İlhami Özcan Aygun, iktidarın dilinden düşürmediği “beka” sorununun tarım sektöründe baş gösterdiğini vurgulayarak, “Gıdada sürdürülemez bir duruma geldik. Tarımda beka sorunu vardır. İthalat yerine belli ürünlerde çiftçiye bir yıl önceden alım ve fiyat garantisi vermeden üretimi arttıramayız” dedi. Toprak Mahsulleri Ofisi’ne (TMO) soğanda kotasız ithalat yetkisi vermenin çok üzücü olduğunu kaydeden Aygun, “Bakın son aylarda, ikinci el römork, traktör gibi tarım makine satışı patladı. Çiftçi batarken elindeki üretim araçlarını satmaya başladı. Çiftçi üretimden çekildikçe, ithalat artacak, ithalat arttıkça gıda fiyatları uçacaktır. İthalata devam edecekseniz, Tarım Bakanlığı’na gerek kalmayacak. Sizin anlayışınıza Ticaret Bakanlığı yeterlidir” dedi.
CHP Tekirdağ Milletvekili ve Ziraat Yüksek Mühendisi Dr. İlhami Özcan Aygun, tarımda gelinen noktayı özetleyen kapsamlı bir rapor hazırladı.
Türk Dil Kurumu’na göre “beka” kelimesinin “kalıcılık, ölmezlik” olduğuna işaret eden Aygun, “Maalesef AKP iktidarı yerel seçim öncesi öncesinde beka sorununu ağzına pelesenk etti, ama esas sorun kendi yarattıkları beka sorunudur. Nitekim tarımda üretimi bitirerek, beka sorunu yarattılar. Gıdada dışa bağımlı hale geliyoruz. Bu Türkiye için beka sorunudur” dedi.
Türk tarımının kalıcı ve sürdürülebilir olmaktan çıktığına vurgu yapan Aygun, 15 Ocak ve 16 Ocak 2019 tarihlerinde Resmi Gazete’ de yayınlanan kararların üretimdeki beka sorununu açıkça ortaya koyduğunu vurguladı.
Bakanlık, Türk çiftçisini değil, Rus ve Ukrayna çiftçisini zengin ediyor!
Aygun; kuru soğanda yüzde 49.5 olan vergi oranının 28 Şubat 2019 tarihine kadar sıfıra indirildiğini, 25 bin ton hazır ambalajlı domates konservesi için gümrük vergisinin 31 Mayıs 2019 tarihine kadar sıfıra indirildiğini belirterek, şu tespitleri yaptı:
“TMO’ya vergisiz olarak 100 bin ton kuru baklagil, 1 milyon ton buğday ve mahlut, 700 bin ton arpa, 700 bin ton mısır, 100 bin ton pirinç alımı için yetki verilmiştir. Toprak Mahsulleri Ofisi, Türk çiftçisinden ton başına 825 liraya aldığı arpayı, Rusya ve Ukrayna çiftçisinden 1150 TL’ye alarak ithal etmiştir. Oysa bizim çiftçimiz sadece 900 TL’den alım istemişti. Sonra da bu fiyattan aldığı arpayı güya besiciyi desteklemek için 1050 liradan satmıştır. Türk çiftçisine sırtını dönen AKP iktidarı, Rusya ve Ukrayna çiftçisini zengin ediyor. Üstelik TMO’yu da yüksek fiyattan ithal ettiği arpayı piyasada düşük fiyattan sattırarak, zarar ettiriyor.”
Tarım Bakanlığı’na gerek kalmayacak
İthalata dayanan tarım politikasının üretimi bitirme noktasına geldiğine dikkat çeken Aygun, “Yani çiftçimiz üretimden çekildikçe ithalat artacak, ithalat arttıkça gıda fiyatları artacaktır. Kaybeden kısa vadede üretici, uzun vadede tüketici, sonuçta tüm Türkiye olacaktır” diye konuştu. Aygun, “Üretimi yönlendirecek bir Tarım ve Orman Bakanlığına ihtiyaç kalmadığı için Ticaret Bakanlığı bu işler ile ilgilenecek ve ithalat yapacaktır. Bakanlığa kilit vuracaklar” uyarısını yaptı. Aygun, son dönemde gazetelerde ve “sahibinden com” sitesinde ikinci el traktör, römork satışlarında patlama yaşandığını söyledi.
Kazakistan’dan soğan ithalatı, Türkiye’deki mazot, gübre fiyatlarını uçururur!
Aygun, şu soruları sordu:
“ 2017 yılında 400 bin ton olan kırmızı mercimek üretimi neden yüzde 22,5 düştü? 2017 yılında 2 milyon 131 bin 513 ton olan kuru soğan üretimi neden yüzde 9,4 düştü? 2017 yılında 12 milyon 750 bin ton olan domates üretimimiz neden yüzde 4,7 azaldı? Buğday arpa, mısır, kuru baklagil, pirinç için tarife kontenjanı kararı çıkarılıp miktar belirlenirken, kuru soğan da bu da yapılmamıştır. Bu soğan ithalatında başka kuşkuları da akla getirmektedir. 43-44 günde birileri yurt dışında soğan bulacak, anlaşmaları yapacak ve Türkiye’ye getirecek. Tüketici için kuru soğan lüks gıda sınıfına girmiş, sahte depo baskınları çözüm getirmemiş, üretici fiyat endeksi 2018 yılında yüzde 27,1 olarak gerçekleşerek çiftçimizin belini bükmüştür. Tarımda dışa bağımlılık, beka meselesi yaratmaktadır. Kazakistan ve Azerbaycan’dan kuru soğan ithal ederek fiyatları düşürdüğünüzde bizdeki mazot ve gübre fiyatlarından dolayı kendi çiftçimiz rekabet edemeyecektir. Yapacağınız bu ithalat yeni ithalatları gündeme getirecek, zaten batmak üzere olan çiftçi, tarım hepten bitecektir.”