Saadet Partisi Tekirdağ il Başkanı Feti Pehlivan, TBMM’nin açılışı dolayısıyla yaptığı basın açıklamasında, Meclis’in olması gereken misyonunu şöyle sıraladı: “Kamu kurumlarında rantı, torpili engelleyecek, kamu malını yetimin hakkı gibi koruyacak bir Meclis olmalıdır. Oğluna okul kıyafeti alamadığı için bir baba intihar ederken, resepsiyonlarda har vurup harman savuranlara dur diyecek bir Meclis olmalıdır.” Saadet Partisi Tekirdağ […]
Saadet Partisi Tekirdağ il Başkanı Feti Pehlivan, TBMM’nin açılışı dolayısıyla yaptığı basın açıklamasında, Meclis’in olması gereken misyonunu şöyle sıraladı: “Kamu kurumlarında rantı, torpili engelleyecek, kamu malını yetimin hakkı gibi koruyacak bir Meclis olmalıdır. Oğluna okul kıyafeti alamadığı için bir baba intihar ederken, resepsiyonlarda har vurup harman savuranlara dur diyecek bir Meclis olmalıdır.”
Saadet Partisi Tekirdağ il Başkanı Feti Pehlivan,
Meclis’in yasama hakkının kısıtlanmasının, milletin yaşama hakkının kısıtlanması manasına geldiğini belirterek, “16 Nisan referandumuyla istişare, yani ortak akıl tek akla, milletin iradesi de tek bir kişiye devredilmiştir” dedi. Pehlivan bu sürecin sonucu olarak da iktidarın, kendisini her eleştireni hain, anarşist olarak görüp kriminalize ettiğini söyledi. “Muhalefeti dış mihraklara hizmet etmekle suçlayan, doların yükselişini dış güçlere bağlayan iktidar; ekonomimizi dış mihraklara, dış güçlere teslim etmiştir.” diyerek, iktidarı sert bir dille eleştiren Pehlivan , “Hem Varlık Fonu’nun başına geçip hem de ekonomiyi bu şirkete teslim etmek demek, denizin değil, artık kumun bittiğinin bir göstergesidir” dedi.
MCKINSEY’İN DEĞİL, MİLLETİN MİLLETVEKİLLERİ
Bu ülkede kriz görülmek isteniyorsa iktidarın sözlerine değil, vatandaşın gözlerine bakmak gerektiğini ifade eden Saadet Partisi Tekirdağ il Başkanı Feti Pehlivan “Ülke bir felakete doğru gidiyor. Bu gidişata dur demek her birimizin boynunun borcudur. Milletvekilleri McKinsey’in değil, milletin vekili olduklarını ispatlamalıdır” diyerek, milletvekillerinin vicdanına şöyle seslendi: “Bu kötü gidişata dur demek vatan hainliği değil, bilakis vatan sevgisidir. Meclis çatısı altında, sınıfta en ön sırada oturan çocuklar gibi öğretmenin her dediğine kafa sallarcasına çalışmak Gazi Meclis’e, millet iradesine yapılan en büyük ihanet olur.”
MECLİS, SORGULAMA MAKAMI OLMALI
Yeni yasama yılı ve yeni dönemde, yeni Meclis çalışmalarında milletvekilinin, Cumhurbaşkanı’nın onay makamı değil, sorgu makamı gibi hareket etmesini isteyen Pehlivan , Meclis’in bu dönemdeki misyonunu şöyle anlattı: “Kamu kurumlarında rantı, torpili engelleyecek, kamu malını yetimin hakkı gibi koruyacak bir Meclis olmalıdır. Basını tekelleştirmeye çalışan zihniyete karşılık, basın haklarını koruyacak ve gözetecek bir Meclis olmalıdır. Asgari ücretli evine ekmek götüremezken makam uçağıyla itibar satanlara dur diyecek bir Meclis olmalıdır. Oğluna okul kıyafeti alamadığı için bir baba intihar ederken, resepsiyonlarda har vurup harman savuranlara dur diyecek bir Meclis olmalıdır.”
SAADET PARTİSİ VAR GÜCÜYLE ÇALIŞACAK
ATAMASI yapılmayan öğretmenlerin ve KPSS’den yüksek puan almasına rağmen mülakat sınavlarından geçirilmeyen vatandaşlarımızın sorunlarına değinen Pehlivan , “Engellilerin ve dezavantajlı grupların, şiddete maruz kalan kadınların, süresiz nafaka meselesiyle mağdur edilen vatandaşlarımızın, evine ekmek götürebilmek için çalışan ve alın teri sömürülen asgari ücretlinin problemlerini çözmek için Meclis’te Saadet Partisi olarak var güçleriyle çalışacaklarını ve bu manada çalışan bütün parti gruplarının da destekçisi olacaklarını vurguladı. Pehlivan, “Bizim bu ülkede ne iktidar partisiyle ne de muhalefet partileriyle hiçbir husumetimiz yoktur. Gayretimiz, 80 milyon insanımızın saadeti içindir.” dedi.
SAADET, YERELDE KENDİ ADAYLARI İLE ÇIKACAK!
Saadet Partisi Tekirdağ il Başkanı Feti Pehlivan ittifaklar hakkında , “Biz milletin kendisiyle ittifak yapacağız. Saadet Partisi, kendi adayları ile çıkacak.” dedi. Af konusunu da yanıtlayan Pehlivan , on binlerce insanı mağdur eden Çiftlikbank’ın CEO’sunu devletin değil ancak milletin affedebileceğine vurgu yaparak, “Eğer 50 bin civarı uyuşturucu suçlusu affedilirse, bunların topluma kazandırılması nasıl olacak? Bunların okul önlerinde yine leblebi satar gibi uyuşturucu satmalarına göz mü yumulacak.” diye sordu. Pehlivan , Saadet Partisi’nin 24 Haziran seçimlerinden önce ülkedeki tüketime yönelik yatırımların tamamını durdurulması gerektiği şeklindeki yaklaşımının o dönem kriminalize edilip vatan hainliği olarak gösterilmesine karşın, gelinen süreçte Cumhurbaşkanı’nın da aynı noktaya gelerek Saadet Partisi’nin haklılığının ortaya çıktığını kaydetti.